9 Ekim 2016 Pazar

AHMET ÖZDEMİR ve ESERİ “BÜROKRASİ ve BÜROKRAT” Abdullah Çağrı ELGÜN

AHMET ÖZDEMİR  ve ESERİ   

“BÜROKRASİ ve BÜROKRAT”

Abdullah Çağrı ELGÜN

HAYATI:

    Ali ve Safiye’nin birlikteliğinden olma 16 Mart 1945 GİRESUN/ Tirebolu’da doğdu. Aşağıortaçam nüfusuna kayıtlı olup, adı Ahmet ÖZDEMİR’dir.

1957 yılında Tirebolu, Sakarya ilkokulundan;1960 yılında Tirebolu ortaokulundan mezun oldu.

     30 Temmuz  1963 yılında Giresun Defterdarlığında Stajyer olarak kamu görevine başladı. Daha sonra Ordu Defterdarlığından Stajyer memur olarak çalışmakta iken, Manisa Er Eğitim Tugayı’na geçerek, bulunduğu yerde Piyade Er Onbaşı  ve yazıcı olarak askerlik görevini yerine getirdi.

     Askerlik dönüşünde, Giresun Defterdarlığı Vergi Dairesinde vergi memuru olarak çalışmaya başladı. Aynı yıl imtihana girerek ve aynı zamanda aylık, Temel Teknik Meslekî Eğitim Semineri  görerek ve bunun bir aylık süresini Hesap Uzmanı Kurulu, Ankara Grup Başkanlığında defter ve belge incelemesi yaparak, Defterdarlık Vergi Kontrol Memuru oldu.

     1972 Trabzon, 1975 Ankara’da görevler yaptı. Ankara’daki memuriyeti sırasında Ankara İktisadî Ticarî İlimler Akademisinin(AİTİA) Muhasebe Yüksek Okulu İşletme ve Muhasebe Bölümü, Gece Eğitiminde Ön lisans okuyarak bitirdi.

     1974-1978 yılları arasında lisans eğitimini tamamladı. Daha sonra Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü Merkez Teşkilatında geçici görevli Genel Müdürlük Müşaviri ve Şube Müdürü Kadrosunda çalışmakta iken Trabzon Bölge Vergiler Muvazzaf İtiraz Komisyonu Başkanı olarak tayin edildi. Buradan Bağ-Kur Genel Müdürlüğüne naklen geçerek Genel Müdürlük Müşaviri, Mali İşler ve Muhasebe Daire Başkanı olarak hizmet verdi. Buradan tekrar Gelirler Genel Müdürlüğüne döndü. Şube Müdürü, Grup Başkanı ve bu kadronun kaldırılmasıyla yeniden Şube Müdürü olarak görev yaptı.

     Daha sonra kısa süreli olarak Almanya/Bon/Nürünberg’te Türk Vatandaşlarımızın  Emlâk Vergisi Beyannamelerinin doldurulmasına yardımcı olmak maksadı ile görevlendirildi.  Hizmetiçi Eğitimlerinin bazılarında konuşmacı oldu.

   Maliye Bakanlığı Maliye Ön Lisans Yüksek Okulunda Öğretim Görevlisi oldu(Gazi Üniversitesine devredilmeden önce)

     Bir müddet Futbol Hakemliği yaptı.

     23 Aralık 1993 Sayıştay Savcı Yardımcılığı görevini ifa etmekte iken yaş haddini beklemeden ve kendi isteğiyle 16 Mart 2007 Cuma günü emekliye ayrılmıştır.

     Maliye ve Sigorta Yorumları Dergisi, Maliye Postası, İller ve Belediyeler, Maliye Dergisi, Sayıştay Dergisi,  Ülkü Ocağı, Ocak, Tercüman, Milliyet, Giresun Haber, Yeni Düşünce, ...vb dergi ve gazetelerde yazıları yayımlanmaktadır. ASMMM Odası, İLESAM, Türkiye Futbol Hakemliği, Başkent Akademiler Dernekleri, 1980 Öncesi ÜMİT-BİR derneklerinin üyesi bulunmaktadır. İLESAM’ın her Cumartesi Millî Müdafa Caddesindeki Kültür Bakanlığının Salonunda yaptığı etkinliklerinde, şiirlerini sunan Ahmet ÖZDEMİR, Evli olup, 1967 Erkan, 1973 Özlem adında iki çocuğu bulunmaktadır.

Yazar 1981-1994 yılları arasında çıkan çeşitli gazete ve dergilerde  yazdığı yazıları BÜROKRASİ ve BÜROKRAT başlığı altında birleştirerek kitap haline getiriyor.
Bu eserde kırkıncı sırada yer alan bir makalenin başlığını bu kitabına ad  olarak vermiştir. Yazarın kendi anlattığına göre bu kitaba bu ismin seçilmiş olmasına sebep veren bu BÜROKRASİ ve BÜROKRAT isimli yazının okuyucu kitlesi tarafından hem etki hem de tepki gösterilmesine vesile olmasından ileri gelmektedir.
Yazar: “Okuyucucuların ele alınan konuları yazıldığı tarih itibariyle değerlendirmelerinde isabet olacağı tabiidir. O günden bu zamana, hadiselerin gelişme seyri, değişen veya değişmeyen taraflarıyla hayata geçirilemeyen hususlar kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Bununla beraber, ele alınan mevzulardan bazılarının ise siyasî iktidarların veya partilerin programlarına, icraatlarına girdiği de görülecektir. Devlet Personel Rejimi ve özel meslek yasaklıların gibi etkenlerle, fikir ve görüşlerimizin tamamını kamuoyuna sunma imkanından mahrum olduğumuz açıktır. Buna rağmen, belli sınırlar içinde olsa dahi bir kısım durumları, yazıldığı tarih itibariyle ilgilenenlere ve şimdi de sizlere sunabilmek ender hissedilen mutluluklardandır.
Sözü edilen makalelerimi: Türk Devleti ve Türk Milleti ülküsü uğruna şehit olanlarla, malûl ve gazilerimizin ve yine bu yönde faaliyet içinde bulunanların hatıraları için derleme yoluna gittim.
Bu arada 6 .42 ve 43 sıra numaralı makalelerim yayınlatılamamakla beraber,  dipnotunda yazıldığı tarih gösterilerek konuya ilişkin görüşlerimizin yeniden istifadeye sunulması bakımından, derlememize dahil edilmediğini belirtmek isterim.
Bu eserin kitap olarak yayınlanmasına imkân sağlayan kardeşim ve gönül dostum Fahrettin KOÇYİĞİT’te teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum. Ağustos 1996”  diyerek  takdimini sonlandırıyor.
158 sayfa olan kitap, toplam kırk dört makaleden oluşuyor ve kitaptaki makalelerin başlıkları şu şekilde yer almıştır:
Bağ-Kur Kanunundaki Değişiklikler, Bağ-Kur Kanununda Yapılmak İstenen  Değişiklikler, Okuma Yazma Seferberliği ve Gece Eğitimi, İdare Mahkemelerinde Temsil Yetkisi, Kamu Yönetiminde İş Akımı ve Koordinasyonu, Hayat Standartları Esası ve Bağ-Kur Pirimleri, Mal Olarak Yapılan Ödemeler Vergi İadesine Tabi Değildir. Üretim Seferberliği, Hizmet Seferberliği, Geleceğimiz, Serbest İdare Avukatlığı Kurulmalıdır. Dil Meselesi, Mümtaz SALER’in Ardından, Meslekî ve Teknik Eğitim, Enflasyon Musibeti, Gördüklerimiz, Nüfus Artışı ve İslâmiyet, Sıra ve Saygı Esası, Yüksek Faiz Politikası ve Ucuzluk, Emeklilik Yaş Haddi, Turizm Faaliyeti, Katma Değer Vergisi, Big Projesi ve İstihdam., Millî İktisat Sistemi, Tirebolu Kalesinin Restorasyonu, Millî Devlet Güçlü İktidar, Devletimize Niçin Vergi Verilmezmiş, Yeminli Mali Müşavirlik, Sosyal Güvenlikte Tatminsizlikler, İşsizliğin Önlenmesi Hızlandırılmalıdır, El Değiştiren Emlâk Vergisi, Sosyal Huzur, Beklediklerimiz, Zirai Vergilendirme, Özel Meslek Yasakları, Noterlik Görevi Yüksek Ticaretlilere de Verilmelidir,Köylerin Toplulaştırılması, Yılbaşı mı?,Sıra Ücretlilerin İktisadî Güçlerinin Artırılmasında mı?, Bürokrasi ve Bürokrat, Kamu Lojman Uygulaması,Bağ-Kur Sigortalıları ve Gecikme Zammı, Kabiliyetlerin Teşviki, Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri.”
 
Kitaba Eleştiri:
Kitap, bizi bilmediğimiz ve merak uyandıran konularda aydınlatıyor. Hatta diyebiliriz ki bazı konularda nelerin olması nelerin olmaması gerektiği konusunda da ileriye dönük olarak bizi bilgilendirirken, önümüzü aydınlatmak, geleceğimize ufuk açmaktadır.
Kitapta geçen başlıklar ve konulardaki çözüm önerileri, zengin bilgi birikimi sayesinde, Türk halkını idare  etmeye  talip olmuş olanlarla, bu milleti idare edenlerin kendi halkını ve özelliklerini tanımadığı ortaya çıkmaktadır. Meydana gelen aksaklıklardan, Türk halkı ile halkı yönetmeye talip olanlarla bunların işbaşına getirdiği bürokratlar; hükümet ve Türk halkı arasında bir iletişim bozukluğunun olduğu anlaşılmaktadır. Bu sebeple hastalıklı bir vucudun iyileşmesi için verilen ilaçların teste tabi tutulmadan vucuda enjekte edilen penesilin gibi hastada ölümcül allerjilere yol açtığı görülmektedir. Hükümetler ve bunların iktidara taşındıklarında getirdikleri bürokratların ve aydınların, problemleri TAM ve YERİNDE TEŞHİS EDEMEDİKLERİ ve dahi ÇÖZÜM ÖNERİLERİ SUNAMADIKLARINI TESBİT ETMİŞTİR. Ayrıca ülkesine ve milletine yabancılaşmış aydınlar, yabancı ülkelerin ülkelerinde başardıkları problemleri bu naciz millete aynen getirip kabul ettirebileceklerin zannetmişlerdir.
Seçilenlerle halk arasında iletişim bozukluğu, aydın ve halk yabancılaşması açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Halkın problemlerine  çözüm   diye sunulanların halkın yarasını daha da derinleştirdiği, ve problemin çözümsüz bir hal aldığı da anlaşılmaktadır. Kendi halkını tanımayan bürokratlarla yol alınamayacağını  devlet adamlarının ve bir makama getirilecek kişilerde ne tür özelliklerin olması gerektiği tesbit edilmeden ve yetiştirilmeden; amca dayı, akraba ve siyaset bileşenleri ile atandığı, geldiği, adamına göre uygun işler ve yerler bulunduğu tespit edilmiş. Bu makamlarda gerekli olan bilgi, beceri, pratik zeka ve inisiyatif kullanma gibi maharetler ve donanımlardan uzak olarak getirilmiş olduğu tespit ediliyor. Böyle olunca da icranın başında, icracı olarak yaptıkları büyük hatalar ve aksaklıklardan bu necip milletin evlatlarına  yapılan eziyet ve sıkıntılar ve devlete ve bunu  her türdeki riskini sırtlamış Türk halkına telafisi mümkün olmayacak derecede verilen zararlar açık ve net bir şekilde ortaya çıkmaktadır.

Bu durum bir halk için icranın başı için bürokrat için ve bu milleti, ülkeyi seven her vatandaş için açık bir uyarıdır... Felâket geliyorum demez; geldim der. Bu ülke büyük zararlar görür. Sayın ÖZDEMİR, bu konulara el atarak makaleleriyle meselelere açıklık getiriyor. Konunun nasıl olması gerektiği üzerinde duruyor. Halkı bu konuda bilgilendiriyor. İcranın başında bulunanlara, kanun adamlarına, adaleti temsil edenlere, halkına yabancılaşmış içinden çıktığı vatandaşı küçük ve değersiz gören bürokrat ve bir türlü aşılamayan bürokrasiye dikkat çekerek uyarıyor. Bu ve bunlar gibi, içinden çıktığı halkı küçük görerek küçümseyen, halkına yabancılaşmış aydınları, devletin vatandaşa olan güvensizliğini, vatandaşın devlete olan küskünlüğüne dikkat çekerek ikaz ediyor. Uzak hedefleri ve ufkun karanlık bulutlarını işaret ediyor.

Bu kitabın ismi, kitabın içinden seçilen bir makaleden alınmış olsa bile ihtiva ettiği konuları tam olarak yansıtmamaktadır. Bu isim sadece kitaptaki bir makalenin ismidir. Bu sebeple kitabın ismi “Seçme Makaleler, Makalelerden Seçilenler,  Makaleler, ÖZDEMİR’in Düşüncelerinden Yansıyanlar, ÖZDEMİR ve Fikir Sepeti, Ahmet ÖZDEMİR’in Kaleminden Damlayanlar, Ahmet ÖZDEMİR’İN Makaleleri”, ...vb daha bir çok isim verilebilecekken sadece bir makalenin isminin kitaba isim olarak alınmış olması, kitabın içeriği konusunda okuyucuyu yanıltmaktadır.
Bu yazıyı yazan eleştirmen, kitabı dışarıdan gördüğünde bürokrasi ve bürokrat konusunun tam detaylarıyla açılımı bürokrasinin ne tarz işleyeceği, bürokratların nasıl olması gerektiği, konusunda bir deneyimli bürokratın: “Bürokrasi ve bürokrat nasıl olmalıdır.?” konusun açıklığa kavuşturduğunu düşünmüştür. Bu kitabı almakla  devlet içerisinde yürütülen bürokrasinin, aksayan ve tıkanan yanlarını; ve çözüm önerilerini bulacağını; bürokrat kimdir, kim değildir? Devletin bir bürokratının nasıl olması, nasıl ve ne şekilde yetiştirilmesi gerektiği, bürokratta olmaması gereken eksikliklerin ve olması gerekli özelliklerin neler olacağı konusunda, aydınlatılacağını zannetmiştir; fakat başlığın konusuyla ilgili sadece bir makale bulabilmiştir.

Sayın ÖZDEMİR’in çeşitli konularda daha önceden gazete ve dergilerde yayımlanmış ilginç makaleleriyle karşılaşarak bilgilenmiş; ancak hüsrana uğramıştır. Sayın ÖZDEMİR’in engin tecrübe ve deneyimini bu konuda da sergileyerek beklediğimiz ve kitaba adını veren konuda da bir kitap yazmasını bekler bu yolda kendisine başarılar dileriz. Böyle bir bürokrat ve kalem üstadının kendi isteğiyle veya istemeyerek, emekli edilerek, devletin böyle bir bürokrattan yoksun bırakılması ise büyük ve acı bir kayıp olarak tarihe geçecektir.
Yaşarken millet evlâtlarını değerlendiremeyen acemi yöneticilerin, böylesine bilgi yüklü donanımlı devlet adamlarını görmemezlikten gelerek, öldükten sonra büyük kalabalıklar halinde cenazelerine gidilerek ahlayıp ohlanması ve tantanalı çelenklerle taziyede bulunulması, ne devlete ne de vefat edene bir değer katmaz... “YAŞAYANA VERİLEN BİR TEK GÜL, ÖLÜYE VERİLİN TANTANALI ÇELENKLERDEN ÇOK DAHA KIYMETLİDİR.”   

YAZARIN BASILMIŞ ESERLERİ:

1)      Götürü Gelirler Vergisi Mükellefiyeti 

2)      Sporumuza Bakış(Makalelerinden Derlemeler)

3)      Bürokrasi ve Bürokrat (Makalelerinden Derlemeler)

KAYNAKLAR:
1)  Bürokrasi ve Bürokrat (Makalelerinden Derlemeler) Ağustos, 1996 Ankara, Alkan Matbaası, Tel: 0312 425 95 71
2)      Sporumuza Bakış(Makalelerinden Derlemeler)
3)      Götürü Gelirler Vergisi Mükellefiyeti







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder